23 Eylül 2010 Perşembe

Anı mı ölümsüzleştiriyoruz kendimizi mi..?

      Durrrr!Çekme..!Bir dakika... Eller hemen saçlarla buluşuverir, üst başa şöyle el yordamıyla bir çeki düzen verilir,ardından olmazsa olmaz o yapmacık gülüşlerden bir adet yerleştirildimiydi tamamdır.Son olarak ta aradaki mesafe kapanır yanındaki kişiyle ilk olması gerekirken...
     
      Hayatta her alanda standartlar olmak zorunda mı? Bu kadar mı meraklıyız normal -kime göre normalse artık- olmaya?Bu kadar mı tutkunuz tabulara? Yoksa,yoksa burada da mı işimize geldiği gibi davranıyoruz?

   Neden insan hep fotoğraflarda mutlu çıkmak ister ki?Hep güzel,düzgün görünmek?Bırakın saçlarınız dağınık kalsın ya.Mutsuzsanız o gün gülmeyin,ne olur ki?Bir fotoğrafta da sırıtmamış olursunuz en fazla.Ağladıysanız eğer ne bileyim varsın rimeliniz aksın,varsın gözleriniz şiş çıksın.O gün de jöle sürmemiş saçları dikmemiş olun yine çekinin ama.

     Geçmişi hep mutlu anımsamak mı ister insan?Bence istememeli.Geçmiş,sevinciyle,özlemiyle, pişmanlığıyla,zaferiyle o insanın yanındadır her daim.Ve insan sadece mutlu günlerine değil istediğinde geçmişinin her anına dönebilmelidir.


   Son olarak;eğer mutluysanız da sonuna kadar gülmekten de gocunayım demeyin sakın.Korkmayın kimse otuz iki diş sırıtmış demez :) Dese de çok ta tın deyip geçip gidin yaa :)
   

2 yorum:

  1. sevgili black infinity... bu yazıyı izninle bir arkadaşa göndericem... hep kasılıyo da fotoğraf çekilirken.. bilir o kendini :D
    yine güzel bir anlatımdı, teşekkürler efenim..

    YanıtlaSil
  2. çok teşekkürler gece :)sanırım tahmin ediyorum kim olduğunu :) (bu arada dipnot:blank infinitiy adım ;))

    YanıtlaSil